DEPREM VE GIDA GÜVENLİĞİ

Ne Yediğini Ne İçtiğini Bil
Depremin Ardından Gıda Güvenliği
Zor zamanlar geçiriyoruz. Canımız yanıyor, içimiz acıyor. Bütün Türkiye yarasını sarmak için elinden geleni yapıyor. Toplanan yardımlar, ulaştıran gönüllüler, tek yürek olan gönüller yine ne güzelsin Türkiye dedirtiyor. Barınma ihtiyacı giderilince de beslenme gereksinimi kendini gösteriyor. Belki çoğumuzun aklına bile gelmiyor ilk etapta beslenme ama inanın bu dönemde de oldukça önemli.
Doğal afetler toplumun normal düzenini bozmakla birlikte birçok alanda kayıp yaşatan olaylardır. Bu
kayıplar sonucu insanları en çok etkileyen ve savunmasız bırakan sorunlardan biri de gıda güvenliği ve gıda kaynaklarına ulaşımın kısıtlı olmasıdır.
Bir taraftan enkazda çalışmalar devam ederken, bir taraftan da kurtulan kişiler çadır ve toplanma alanlarına yerleştiriliyor. Barınma ve beslenme bu alanlardaki kişiler için en temel ihtiyaçlardır. Bu ihtiyaçlar karşılanırken gıda ve su güvenliğinin sağlanması son derece önemlidir. Deprem sonrasındaki sınırlı gıda varlığı gıda güvenliğini ciddi şekilde tehlikeye atacak.
Deprem şokunu atlattıktan sonra bölgede yaşayan insanları ciddi bir su ve gıda güvenliği sorunu bekliyor.
Her bir afetin sonucunda insanların sosyolojik, psikolojik ve fizyolojik durumlarında olumsuzluklar yaşanıyor. Gıda güvenliği afet sonrasında lojistik, depolama dağıtma ve hazırlama aşamalarındaki risklerle tehlikeye girer.
Etkilenen bölgelerdeki gıdaların fiziksel, kimyasal ve mikrobiyolojik etkenlerle bulaşma riski artış gösterir. Gıda güvenliği ciddi oranda tehlikeye girer. Depremzedeler tifo, kolera ve dizanteri gibi ishalli hastalıklar da dahil olmak üzere gıda kaynaklı hastalık riskiyle karşı karşıya kalır. Temiz su ve tuvalet olanaklarının kısıtlı olmaması da sanitasyonun sağlanamamasına yol açar. Depremzedelerin yaşadıkları travmaya bir de gıda güvenliği tehlikelerinden dolayı daha da şiddetlenebilir.
Önümüzdeki günlerde gıda güvenliği ve güvencesi sorunu ortaya çıkacak. Dolayısıyla, bu tür krizleri önlemek ve yönetmek için uygun gıda güvenliği stratejileri hazırlamak ve kullanmak gerekiyor . Bunun için lojistik, depolama, dağıtım aşamalarında gerekli gıda güvenliği koşulları sağlanmalı, raf ömrü ve tüketim zamanı arasında korelasyon kurulması gerekiyor.
Deprem bölgelerinde gıda güvenliği ve güvencesinin sağlayabilmesi için, gıdaların uygun koşullarda depolanması ve stokların yönetilmesi gibi temel faaliyetleri içeren bir sistem kurulması önem taşır Özellikle iki yaklaşımın eş zamanlı olarak yürütülmesi gerekiyor.
- Bölgede çalışan ekiplerin ve depremzedelerin yeterli ve dengeli beslenmesini sağlamak,
- Riskli grupların (yaşlı, çocuk, hamile ve hastalar) yeterli ve güvenli bir düzeyde beslenmesini sağlamak.
Afetlerde en zor konulardan biri yardımların ihtiyaç sahiplerine zamanında ulaştırılması için tedarik zincirinin yönetimidir. Afet sonrası yardımlar; insanların, normal hayata dönmeleri ve yaşadıkları zorlukların azaltılması için çok önemli olmaktadır. Bu süreçte yardım faaliyetleri lojistik ve tedarik zinciri yönetimi prensipleri kapsamında doğru yapılması gerekmektedir. İnsani yardım lojistiği malzeme temini, depolama, dağıtım, akış yönetimi, tam zamanında teslimat, bilgi sistemleri, sahibi ve talep gibi fonksiyonları içermektedir.